Yoğurdun tam olarak hangi tarihte mayalandığını bilmiyoruz ama en az 6000 yıllık öyküsü tarihçiler tarafından kanıtlanmıştır.. Yoğurt dünyada konuşulan bir çok dilde “Yoğurt “olarak anılmaktadır ve Anadolu toprakları yoğurdun anavatanıdır. Yoğurt, Türk kültürünün keşfettiği en önemli yiyeceklerden birisidir. Günümüzden yüzyıllarca öncesinde Orta Asya’da göçebe olarak yaşayan atalarımız, besinleri bir şekilde muhafaza edebilmek için çeşitli saklama yöntemleri geliştirdiler. Sütü yoğurt haline getirerek daha uzun süre bozulmadan kullanabilmek de bu yöntemlerden birisiydi. Böylelikle yoğurt günümüze kadar geldi ve bizlerin sofralarında yer almaya devam etmektedir. Düşünsenize ne kadar çok yoğurt ile yapılan yemeğimiz var.
Benim de atalarım, Balkanlardan mübadele ile göç ederek, Türkiye’nin ilk yoğurdu olan Tikveşli markasını kuran kişiler olduğu için çok mutluyum. Ben de Türkiye’nin ilk dünyanın da ikinci” Yoğurt Müzesini” kuran kişi olduğum için gururluyum. Babamın adını taşıyan “Muzaffer Ahmet Turna Yoğurt müzesi “04.01.2024 tarihinde Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından onaylanmış ve ziyarete açılmıştır. 36 parçadan oluşan müzedeki eserlerin tarihi geçmişi 100 sene ile 40 sene öncesini kapsamaktadır. Yoğurdun 1960 lı yıllarda yapılışı ressam tarafından kara kalem çalışmasıyla anlatılmıştır. Müze Yalova’da Ticaret ve Sanayii Odasında bulunmaktadır.
Bu müzede hem yoğurdun tarihini, yapılışını ve kuşaktan kuşağa aktarılan geçmişi görebilirsiniz. Bu kuşağın 3. nesil temsilcisi olarak da müzeyi kurma şansına eriştim..
Bu müze tarihin içinde tarih yaşatan bir müzedir..
Balkanlardan 1920 yıllarında gelen Turnalar ve Vardarlı ailelerinin öyküsüdür…
Türkiye ticaret hayatının da geçmişidir..
Aynı zamanda biz Türklerin yüzlerce yıldır yaptığımız yoğurdun onurlandığı bir müzedir.
Günümüzde eskiyi unutarak, devamlı yeninin peşinde hızlıca koşuyoruz ve mutsuz yaşıyoruz. İşte bu müzede zamanı yavaşlatarak anın tadını çıkartabilirsniz…
Ayşen Tüzünataç