Çarşamba, Nisan 30, 2025

İstanbul’un kalbi Beyoğlu…

 

İstanbul’un  Kalbi Beyoğlu…

Bir dünya kenti olan İstanbul’un kültürel zenginliğinin en belirleyici noktalarından biri olan Beyoğlu semti, içinde barındırdığı  yaşam şekliyle İstanbul’u ziyaret edenlerin, görmek istediği ilk yerlerden biridir. “Bir arada yaşayabilme” kültürünün en güzel resimlerinden biri olan kent, batılılaşma kavramına yakın dursa da özünde kendi kimliğini oluşturabilmiş bir kent yapısındadır. Bir turizm merkezidir.

Yaşı tutanlar hatırlayacaktır, 90’lı yıllardan itibaren Beyoğlu, yani İstiklal Caddesi ve yakın çevresi Taksim, Sıraselviler Caddesi, Tarlabaşı, Talimane, Tünel, Yüksekkaldırım ve sayısını bilemeyeceğimiz irili ufaklı ara sokaklar yeni bir çehreye bürünmüş, kültürel hayatın merkezi haline gelmişti. Bir zamanlar Grand Rue de Pera ya da Cadde-i Kebir gibi isimlerle anılan bu bölge “Beyoğlu: Yapılar, mekanlar, insanlar (1831-1923)” başlıklı kitabın yazarı Turan Akıncı’nın tespitiyle İstanbul’un en önemli çekim merkezidir. Zaman zaman önemini yitirip gözden düşse de İstanbul’un kültürel zenginliğinin en belirgin sembollerinden biridir.

 

Dünya geneline de önlenemeyen göç dalgaları zaman zaman kaotik bir kültürel manzara verse de, sinemaları, tiyatroları, kitapçıları, renkli gece hayatıyla bugün de tercih edilen önemli merkezlerden  biridir. Bizans döneminde yabancı tüccarların yaşadığı yeri tanımlamak için “Pera” olarak adlandırılan bölgeyi de içine alan “Beyoğlu” olarak semtin tarihi çok eskilere dayanıyor.

Kentin en önemli kültür, eğlence ve iş merkezlerinden olan Beyoğlu, İstanbul’un en önemli caddesi olan İstiklal Caddesi’ni de kapsıyor. Yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı Beyoğlu, tarihte ilklerin yaşandığı ilçe olarak ön plana çıkıyor.

Gelin ilklerin ilçesi Beyoğlu’na birlikte göz atalım.

İlk Modern Belediye Binası Beyoğlu’nda Kuruldu.

Osmanlı’nın modern manada ilk belediye binası, Şişhane Meydanı’ndaki Beyoğlu Belediyesi’dir.  Bina, Edouard Blacque Bey’in 1879-1883 yılları arasındaki reisliği döneminde inşa edilmiştir.

İstanbul’da ilk tiyatrocular Beyoğlu’nda sahne aldı.

Kente gelen ilk tiyatrocular, Beyoğlu’nda konaklamayı tercih ederlerdi. İlk oyununu 1888’de oynayan Fransız Sarah Bernhardt, 1889’da kente gelen İtalyan Ernesto Rossi ve aynı yıl ilk oyununu Beyoğlu’ndaki Odeon Tiyatrosu’nda sahneleyen Manuet Sully, Beyoğlu’nun ve İstanbul’un gördüğü ilk tiyatro oyuncularıydı.

İlk Sinema Salonu Pathe Tepebaşı’nda Kuruldu.

İstanbul’daki ilk sinema salonu Pathe, 1908’de, Sigmund Weinberg tarafından Tepebaşı’nda kuruldu. Darülbedayi’nin komedi bölümünde ilk yerleşik sinema salonu olarak hizmet vermeye başlayan Pathe, daha sonra Amfi, Asri ve Ses Sineması adlarıyla seyircilerini ağırlamaya devam etti.

 

İlk Elektrikli Asansör Sistemi Beyoğlu’nda Pera Palas’ta Kuruldu.

Türkiye’nin ilk elektrikli asansör sistemi 1892’de Pera Palace Hotel’de kuruldu. Asansör, Pera Palace Hoteli’nin mimarı Alexander Vallaury tarafından yapıldı. Neo klasik çizgilere sahip olan bu asansörün yapımında dökme demir ve ahşap malzemeler kullanıldı.

 

İlk Elektrikli Tramvay Beyoğlu Hattında Hizmet Verdi.

İlk atlı tramvay, 1871 yılında İstanbul’da 4 hatta çalışmaya başladı. Bu hatlardan biri, Azapkapı-Galata arasında çalışan hattır. Ardından, Kabristan Sokağı-Tepebaşı-Taksim-Pangaltı-Şişli ve Fatih-Edirnekapı-Galatasaray-Tünel hatları açıldı. Atlı tramvay yerini, 1914 yılında elektrikliye bıraktı. İlk elektrikli tramvay, Karaköy-Ortaköy arasında hizmete başladı.

İlk Osmanlı Bankası Beyoğlu’nda Kuruldu.

Bank-ı Dersaadet, Sultan Abdülmecid döneminde İstanbul’da Galata bankerlerince kurulan ilk Osmanlı bankası olarak biliniyor. 1847 yılında kurulan banka, yabancı ülkelere kabul edilen poliçeleri yüzünden olan kısa vadeli borcunu ödeyemediği için 5 yıl sonra kapatıldı. Daha sonra yerine Osmanlı Bankası adı altında bir banka kuruldu.

İstanbul’un İlk Stadyumu Taksim Stadyumu Oldu.

Türk futbolunda da önemli bir yere sahip Beyoğlu ilçesinde, Taksim Kışlası’nın avlusuna yapılan Taksim Stadyumu, İstanbul’un ilk stadı oldu.

Türk Milli Futbol Takımı, ilk maçını bu stadyumda Romanya’ya karşı 1923’te oynadı, 1940’ta Taksim Meydanı olarak düzenlendi.

Türk futbol tarihinin ilk maçı 1933 yılında Taksim Kışlası Stadı’nda oynandı. Fenerbahçe ile Beyoğlu arasında oynanan karşılaşmayı Fenerbahçe kazandı.

Dünyanın En Eski İkinci Metrosu Beyoğlu’nda Kuruldu.

Londra metrosunun 1863’te başlamasından on iki yıl sonra hizmete giren ve Karaköy’ü İstiklal Caddesi’ne bağlayan tünel, dünyanın en eski ikinci metrosu oldu. Ticaretin merkezi Galata’yı Beyoğlu’na bağlayan sokaklardan binlerce kişinin inip çıktığının tespit edilmesiyle geliştirilen bu tünel,1875’te hizmete açıldı.

Kıtalar Arası Uçan İlk İnsan, Galata Beyoğlu Semalarında Görüldü.

Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’ne göre Türk bilgini Hezarfen Ahmed Çelebi, kuşların uçuşunu inceleyerek yaptığı kanatlarla Okmeydanı’nda ilk uçuş denemesini gerçekleştirdi. Kuş kanatlarıyla Galata Kulesi-Üsküdar Doğancılar arasındaki uçuşuyla 1632’de Türk havacılık tarihine adını yazdırdı.

İlklere ev sahipliği yapan İstanbul Beyoğlu semti, nice uzun yıllar farklı kültürlerin uğrak yeri olarak kendi kültürünü şekillendirmeye devam ederken, biz yaşayanlara düşen, İstanbul’un ilk semtlerinden biri olan Beyoğlu’nu yine ona yaraşır şekilde yaşamak,  yaşatmak…

 

Bu haftalık benden bu kadar…

Sevgiyle  kalın.

Nermin Öztaydaş

Yazar